PerÅŸembe, Temmuz 11th 2013
BaÅŸbakan Tayyip ErdoÄŸan’ın eÅŸi Emine ErdoÄŸan, Mısır’ın ünlü kadın dergisi Nisf el-Dünya’ya röportaj verdi. Emel Fawzi adlı muhabirin sorularını yanıtlayan Emine ErdoÄŸan, verdiÄŸi röportajla Arap medyasında hayranlık uyandırdı.
Dergi, röportajın giriÅŸ kısmında Emine ErdoÄŸan için, “En iyi kadın ‘Emine’… Kendisi de ismi gibi…” ifadelerini kulanırken “Bizim gibi ülkelerde bu tip eÅŸlere neden rastlanmıyor?” sorusunu da gündeme getirdi.
Yıllardır tüm röportaj tekliflerini geri çeviren Emine ErdoÄŸan, ilk kez Mısır’ın ünlü kadın dergisi Nisf el-Dünya’ya konuÅŸtu. Emel Fawzi adlı muhabirin sorularını yanıtlayan Emine ErdoÄŸan, kadın hakları konusunda hayli çarpıcı tespitlerde bulundu.
İşte o röportaj:
“BÄ°ZDE NEDEN YOK?”
En iyi kadın ‘Emine’… Kendisi de ismi gibi…
Türkiye BaÅŸbakanı Tayyip ErdoÄŸan’ın eÅŸi Emine ErdoÄŸan… Myanmar’ı ziyaret ettiÄŸinde milyonlarca insanın önünde duygulanıp gözyaÅŸlarını tutamayan bu kadın, bir soruyu gündeme getirmiÅŸ oldu: Bizim gibi ülkelerde bu tip eÅŸlere neden rastlanmıyor? Åžimdiye dek siyaset sahnesinde ya gölge eÅŸ modeli gördük ya da kocaları gibi despot ve kontrolcü kadınlar.
EÅŸini seven, ona inanan ve destekleyen, ülkesinin katı kurallarına meydan okuyan, başörtüsünü takan, o zamanın kanunlarına göre başörtülerini çıkarmaları gerekince kızlarını eÄŸitim için yurtdışına gönderen bir kadın. Emine ErdoÄŸan, eÅŸinin hükümete ayak bastığı andan beri kalbinde kendi milletinin ve Ä°slam aleminin endiÅŸelerini taşıyor. Ama ülkesinin siyasi iÅŸlerine müdahale etmeden…
Onunla, Arap dünyasının ilk basılı dergisinde belki de OrtadoÄŸu’nun ilk röportajını yaptık. Mısır olaylarını, Arap devrimlerini, Türk kadınını konuÅŸtuk.
“TÃœRK KADINI ADALETSÄ°ZLÄ°KTEN MUZDARÄ°P”
Türk kadınından başlayalım, bizler Türk dizilerine tutkuyla bağlandık, kültürel olarak yakınız, birçok örf ve adetimiz benziyor. Şunu öğrenmek istiyoruz: Türk kadınının toplumdaki pozisyonu ve en önemli sorunu nedir?
Öncelikle Mısır’ın en önemli kadın dergisine baÅŸarılar diler ve Mısır’daki bütün kardeÅŸlerime sevgilerimi sunmak isterim. Türk kadını bütün dünyadaki kadınlar gibi aslında. Sosyal problemler aynı. Mesela eÄŸitim ve saÄŸlık standartlarının düzeyini yükseltmek, eÅŸitlik, tüm alanlarda eÅŸit fırsatlar… Türk kadını da adet, gelenek ve görenek adı altında adaletsizlikten muzdarip.
Ama biz Türkiye’de kadınların eÅŸitlik hareketlerinde çok aktif olduÄŸunu biliyoruz, bu yönden sonuç elde edilemedi mi?
Evet, çok önemli kadın hakları reformları yapıldı. Kadın erkek eşitliği, yasal ve anayasal koruma altında. Ve kadına karşı şiddeti önlemek ve cezalandırmak için güçlü yasalar konuldu. Kadınların iş dünyasında daha aktif olmaları için ve iş hayatına katılmalarını sağlamak için krediler ve ikramiyeler uygulanıyor.
“KADINLAR Ä°NÄ°SÄ°YATÄ°FÄ° ELÄ°NE ALMALI”
Geçmiş yıllarda Türk kadınlarının eğitimi için birçok kampanya yaptınız. Gerçekten bu tür kampanyalar verimli oldu mu?
Türkiye’de kadınların eÄŸitim düzeyini yükseltmek için özellikle çok çaba harcanıyor. Kız çocuklarının okula gitme oranının % 97’ye ulaÅŸmış olmasından gurur duyuyoruz. Benim bizzat yürüttüğüm ülkenin her yerindeki kampanyalar, son on yıl içinde, yaptığımız teÅŸviklerle kırsal kesimlerde yaÅŸayan binlerce genç kızın eÄŸitilmesine sebep oldu. Ve çok sayıda yaÅŸlı kadın okuma yazma programlarına katılarak okuma yazma öğrendi. Kadınların siyasi alanda, kamu hizmetlerinde ve hükümet organlarında temsil oranı giderek artıyor.
Ancak kadınlar inisiyatifi kendi ellerine almalı. Böylece sorunlar çok daha hızlı çözülür ve gelecek için şansımız ve umutlarımız artar.
Çağırınız sadece Türk kadınına deÄŸil, tüm dünyada kadınlarının güçlendirilmesi gerektiÄŸini vurguluyorsunuz…
Biz aslında kadın sorunlarını yerel veya küresel meseleler diye ayırmıyoruz. Tüm dünyadaki kadınların ortak sorunları var ve biz bu sorunların kolektif eylem yoluyla daha kolay çözülebileceğine inanıyoruz. Bu bağlamda, Türk ve Mısırlı kadınlar arasında bu tür yakın ilişkiler olmasını bekliyoruz, ortak sorunlarımızın çözümünde bizim dayanışmamız ve yakın işbirliği yapmamız çok önemli.
“ARAPLARLA AYNI ELÄ°N PARMAKLARI GÄ°BÄ°YÄ°Z”
Önümüzdeki dönemde Türk-Arap ilişkilerinde bir patlama yaşanacak mı sizce?
Türkler ve Araplar birçok bakımdan benzerlikler taşıyor. Tarihi, kültürel , dini ve etik bağlarımız var. Hatta dilimizin farklı olmasına ve farklı ülkelerde yaşamamıza rağmen birbirimize çok yakın, bir elin parmakları gibiyiz. Bizler akrabayız ve komşuyuz. Ne yazık ki, uzun yıllar aramızda bazı engeller oluştu. Son zamanda bu engellerin kaldırılması ve halkların yakınlaşması çok sevindirici. Bölgedeki halkların birleşmesi için Türkiye çok istekli .
Bu yakınlaşmada Arap devrimleri ve özellikle Mısır devriminin payı olduğuna inanıyor musunuz?
Mısır’da gerçekleÅŸen devrim Türk vatandaÅŸlarını çok mutlu etti. YoÄŸun iÅŸbirliÄŸi için önümüzü açtı. Türkiye ve Mısır bölgede çok güçlü ve etkili iki ülke. Türkiye ve Mısır arasındaki iÅŸbirliÄŸinin, bölgedeki sorunların birçoÄŸunu çözeceÄŸini, barış, refah ve huzur saÄŸlayacağını ve diÄŸer ülkeler için bir ilham kaynağı olacağını düşünüyorum.
Mısır’ı iki kere devrimden sonra ziyaret ettiniz. GeliÅŸmeler hakkında ne yorum yaparsınız?
Mısır gördüğüm kadarıyla ‘Dünyanın Anası’ lakabını hak etmiÅŸtir. Tarihiyle ve kültürel medeniyetiyle ziyaretçilerini büyülüyor. Devrimden sonra Mısır zor durumlarla karşılaÅŸsa da Mısır halkı bu sınavı baÅŸarıyla atlatacak, bu zorlukların üstesinden gelecektir. Biz Türkiye’de Mısır’daki geliÅŸmeleri yakından izliyoruz. Ãœmidimiz bu pozitif deÄŸiÅŸim devam eder ve çatışmaları geçmiÅŸte bırakır ve Mısır dünyada hak ettiÄŸi noktaya ulaşır.
“SURÄ°YE HALKINI DESTEKLÄ°YORUZ”
Yemen, Tunus ve Suriye… Genel Arap Baharı devrimleri için vizyonunuz nedir?
Biz hangi ülke olursa olsun büyük bir ilgi ve dikkat ile bölgedeki bütün Arap uyanışlarını takip ediyoruz. Halkların meÅŸru insani isteklerini destekliyoruz. Daha iyi bir yaÅŸam için ayaktalar. Ne yazık ki, yıllarca bu bölgedeki kardeÅŸlerimiz hükümetlerin zulmü ile ezildi. Bugün bu baskıcı rejimler halkın özgür iradesi ile deÄŸiÅŸtirildi. Biz Suriye halkına da destek veriyoruz. Daha önce dostluk baÄŸlarımıza raÄŸmen Esma Esad’ın sessizliÄŸini eleÅŸtirmiÅŸtim. Türkiye insani yaÅŸam için mücadele eden tüm kardeÅŸlerimize yardımcı olmaya devam edecektir..
“BÃœTÃœN DÃœNYA FÄ°LÄ°STÄ°N’Ä° BIRAKSA DA BÄ°Z BIRAKMAYIZ”
Myanmar’ı ziyaret ettiniz ve milyonlarca insanın önünde duygulandınız ve gözyaşı döktünüz. Gazze’ye gittiniz, desteklediniz ve çeÅŸitli toplantılara katıldınız. Sizce Müslüman kadınlar Müslüman dünyadaki ezilen toplumları savunmak için neler yapmalı?
Trajedilere duyarsız kalmamalıyız. Ne yazık ki bu insanlık dışı ve utanç verici operasyonlara uluslararası toplum duyarsız. Ben Filistin’in geliÅŸmelerini yakından takip ediyorum. Özellikle Gazze’yi. Dört yıl önce gerçekleÅŸen katliamda bin 500 insan öldüğünden bu yana Gazze’ye yardım gönderiyoruz. Ben ÅŸahsen yardım teslimatında çalışıyorum, birçok dost ülkenin lider eÅŸleriyle Filistin için çeÅŸitli etkinlikler düzenledik. Bütün dünya Filistin’i ve Gazze’yi bıraksa da biz onları terketmeyiz ve yalnız bırakmayız. Gazze’yi hapishanesinden kurtarmaya çalışacağız. Myanmar’da da çok duygulandım ve üzüldüm. Özellikle kadınlara ve çocuklara karşı yapılan zulme ÅŸiddetle karşıyım..
Son söz olarak ne söylemek istersiniz?
Sizlere teşekkür ederim. Mısır kadınlarının devrimdeki ve genel olarak toplumdaki rollerine hayranlık duyduğumu belirtmek isterim ve hepsine sevgi ve saygılarımı sunarım.
Çeviren: MBC.COM Muhabiri Abir Zaki