PerÅŸembe, AÄŸustos 4th 2016
Ankara – CumhurbaÅŸkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü Ä°brahim Kalın, Daily Sabah gazetesi için kaleme aldığı “Türkiye’deki Darbenin Ardından Yeni Siyasi UzlaÅŸma” baÅŸlıklı makalesinde, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’da düzenlediÄŸi darbe giriÅŸiminin Türkiye tarihine karanlık bir gece olarak geçtiÄŸini vurguladı.
Türk halkının cesur direnişi ve fedakarlığı sayesinde karanlık gecenin yerini parlak bir güne bıraktığına işaret eden Kalın, darbe girişiminin ardından Türk demokrasisinin yapısal gücü için büyük önem taşıyan bir toplumsal ve siyasi uzlaşının ortaya çıktığına dikkati çekti.
Kalın, “Bu uzlaşı, tüm iç ve dış tehditlere karşı demokrasi, özgürlük ve hukukun üstünlüğünü savunmakla ilgili. 15 Temmuz gecesi toplumun farklı kesimlerinden ve çeÅŸitli siyasi çevrelerden milyonlarca kiÅŸi, FETÖ’cülerin darbe giriÅŸimine son vermek için sokaklara çıktı. Tüm siyasi partiler, ilkeli bir duruÅŸ sergiledi. 25 Temmuz’da CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, darbe giriÅŸimi ve sonraki süreci tartışmak üzere muhalefetteki Cumhuriyetçi Halk Partisi (CHP) lideri Kemal KılıçdaroÄŸlu ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli ile bir görüşme yaptı. 26 Temmuz’da KılıçdaroÄŸlu, darbenin ardındaki Fethullah Gülen’in Türkiye’ye iade edilmesi gerektiÄŸini açıkladı. Bahçeli ve diÄŸerleri de KılıçdaroÄŸlu’nun çaÄŸrısını tekrarladı. Halkımızın çok büyük bir kısmı, siyasi partiler ve farklı siyasi görüşlere sahip sivil toplum örgütleri de Gülen’in iade edilmesi talebine destek verdi.” diye yazdı.
“ABD’nin Gülen’in iadesi konusunda Ankara ile iÅŸbirliÄŸi yapacağına eminiz”
Bu uzlaÅŸmayı göz ardı etmenin ABD ve Avrupa için büyük bir hata olacağını kaydeden Kalın, “Türk halkının büyük bir kısmı, ABD’nin, Amerikan yasal sistemini kendi çıkarları doÄŸrultusunda istismar etmesine olanak tanıyarak Gülen’i barındırdığı izlenimine kapıldı. ABD’nin Gülen’in iadesi konusunda Ankara ile iÅŸbirliÄŸi yapacağına eminiz. Gülen, Türkiye için ulusal bir güvenlik tehdidi olduÄŸu kadar ABD için de tehlikeli bir suçludur. ABD’de zaten Gülen’in okulları, vize dolandırıcılığı ve kara para aklamayla ilgili çok sayıda soruÅŸturma baÅŸlatılmış durumda. Gülen’in Amerikan sistemini ÅŸu ya da bu biçimde kullanmasına izin verilirse, pek çok kimse bunu Gülen’in desteklendiÄŸi ÅŸeklinde görecek; bu da sadece Türkiye’deki ABD karşıtı duyguları körükler.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
“Bazıları, sanki darbeyi biz yapmışız gibi bizi suçlayacak kadar bile ileri gidiyor”
Kalın, makalesinde kanıt isteyenler için 15 Temmuz sonrası yakalanan FETÖ’cülerin ifadelerini şöyle sıraladı:
“Genelkurmay BaÅŸkanı Hulusi Akar, savcılara kendisini esir alanlardan TuÄŸgeneral Hakan Evrim’in darbeyle ilgili fikrini deÄŸiÅŸtirmek amacıyla kendisini Gülen’le görüştürmeyi teklif ettiÄŸini söyledi.
Akar’ın yaveri Yarbay Levent Türkkan, savcılara FETÖ’nün üyesi olduÄŸunu söyledi. Türkkan, örgüt içindeki üssü olan ‘aÄŸabeyinden’ emir aldığını itiraf etti. Türkkan, ifadesinde, darbeyi sadece bir gün önce, 14 Temmuz’da haber aldığını ve örgüt içinde mutlak gizlilik ve tedbir olduÄŸunu belirtti.
Ä°stanbul’daki 2. Zırhlı Tugay Komutanı TuÄŸgeneral Özkan AydoÄŸdu, köprülere tankları ve birlikleri kendisinin gönderdiÄŸini belirterek ‘Emirlere uymak üzere yetiÅŸtirildim ve emirleri yerine getirmeye çalıştım. Yasal olduÄŸunu düşündüğüm emri yerine getirdim.’ dedi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) eski uzmanı Kemal Işıklı, FETÖ hiyerarÅŸisi içinde ‘aÄŸabey’ olarak hizmet ettiÄŸini ve darbe giriÅŸimi sırasında CumhurbaÅŸkanı’nın Marmaris’te kaldığı otele baskın yapan özel kuvvetler birimini yönettiÄŸini söyledi.
Ankara Ä°l Jandarma Komutanlığı Ä°stihbarat Åžube Müdürü Binbaşı Erhan KarlıdaÄŸ, yetkililere ‘FETÖ, darbe giriÅŸimini düzenledi. (Yetkililer) tarafından 3 bin kiÅŸilik bir listenin hazırlandığı ve AÄŸustos 2016’daki Yüksek Askeri Åžura (YAÅž) toplantısında iÅŸten çıkarılacağımız haberini almıştık.’ dedi.
Astsubay OÄŸuz Haksal, darbe giriÅŸimi sırasında Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ãœnal ve diÄŸer 8 generali rehin almak için bir kulübe baskın düzenledi. Haksal, baskını FETÖ casusu astsubay Yılmaz Bahar’dan aldığı talimatla yaptığını itiraf etti.
Eski Ä°stihbarat Daire BaÅŸkan Yardımcısı Gürsel Aktepe, Gülen’in bilgisi ve talimatları olmadan darbeye kalkışmanın imkansız olduÄŸunu söyledi. Aktepe, savcılara ‘Tango adlı bir uygulama üzerinden mesajlar aldık. Mesaj ÅŸuydu: Darbe yapılıyor. Herkes desteÄŸe gitmeli, eski iÅŸ yerlerinize yakın olun ve General Mehmet’le iletiÅŸim kurun.’ dedi.”
ÇoÄŸu Avrupalı ve Amerikalının 15 Temmuz’da yaÅŸananların önemiyle ÅŸiddetini ve Türk halkının FETÖ’cü darbeye karşı nasıl cesurca savaÅŸtığını tam anlamıyla kavrayamadığına iÅŸaret eden Kalın, “AB yetkilileri, FETÖ’cülere karşı mücadelesinde Türkiye’ye destek vermek yerine demokrasi ve hukukun üstünlüğü konusunda öğüt vermekle meÅŸguller. Bazıları, sanki darbeyi biz yapmışız gibi bizi suçlayacak kadar bile ileri gidiyor.” ifadelerini kullandı.
“Batılı ülkeler, darbeciler hakkında herhangi bir ÅŸey söylemekten çekindiler”
Kalın, “Türkiye’nin Batılı müttefiklerinin birçok masum sivili kaybetmemize neden olan darbenin ciddiyetini, demokrasimize yönelik çok büyük bir tehdidin nasıl defedildiÄŸini önemsiz gibi göstermeleri konusunda yaygın bir ÅŸaÅŸkınlık ve hayal kırıklığı var. Batılı ülkeler, darbeyi kınadı fakat darbeciler hakkında herhangi bir ÅŸey söylemekten çekindiler. Hiçbir AB devlet baÅŸkanı, bakanı veya üst düzey yetkilisinin 15 Temmuz’dan bu yana Türkiye’yi ziyaret etmemesi çok büyük bir ayıptır.” görüşünü savundu.
FETÖ’nün Türk devletinin içine sızmasının, büyük zarar ve istikrarsızlığa neden olarak 15 Temmuz’daki darbe giriÅŸimiyle sonuçlandığına deÄŸinen Kalın, FETÖ’nün tıpkı PKK gibi Avrupa ve ABD’deki yasal ve siyasi sistemi kendilerini korumak için suistimal ettiÄŸine dikkati çekti. Kalın, “Bu son bulmalı. Ä°nsanlar, artık bunun sona ermesini istiyor, adalet istiyor.​” ifadelerini kullandı.
“88 bin kiÅŸilik DoÄŸu Almanya ordusundaki tüm general ve amiraller kovuldu”
Kalın, makalesinde şu değerlendirmelere yer verdi:
“Gülencilerin, kamu kurumlarından çıkarılması, 1990 yılında DoÄŸu ve Batı Almanya’nın birleÅŸmesi sırasındaki ünlü ‘Einigungsvertrag’ (BirleÅŸme AnlaÅŸması) sürecinden pek de farklı deÄŸil. Bu anlaÅŸmayla, yaklaşık 500 bin DoÄŸu Almanyalı memur görevden alındı veya uzaklaÅŸtırıldı. Altı ay sonra bu memurların çoÄŸu, iÅŸlerinden atıldı. BirleÅŸmeden kısa süre sonra, 88 bin kiÅŸilik DoÄŸu Almanya ordusundaki tüm general ve amiraller kovuldu. Sadece az sayıda düşük rütbeli askerin, yeni Alman ordusuna katılmasına izin verildi. Memur ve askerlere ek olarak, birçok akademisyen, öğretmen, diplomat ve gazetecinin görevine de Alman Devleti tarafından, DoÄŸu Almanya’daki eski rejimle baÄŸlantıları olduÄŸu gerekçesiyle son verildi.
Alman yetkililer, bu olaÄŸanüstü tedbirleri BirleÅŸik Almanya’ya yumuÅŸak geçiÅŸ saÄŸlamak için aldılar. Türkiye, daha yeni kanlı bir darbe atlattı ve ÅŸu anda darbenin ölümcül sonuçlarından kurtulmaya çalışıyor. Türkiye’de demokrasiyi gerçekten önemseyenler, ülkenin darbeci ve Gülen cemaati üyelerine karşı verdiÄŸi mücadeleyi desteklemelidir. 15 Temmuz darbe giriÅŸimi ve FETÖ’nün bundaki rolüne dair ülke genelinde ortaya çıkan uzlaşı, Türk demokrasisi için güç ve direnç kaynağıdır. ”
Hükümetin muhalefet partileriyle istiÅŸare içinde gelecekte darbe giriÅŸimlerini engellemek için yeni yapısal reformlar yapacağına iÅŸaret eden Kalın, “Bu önlemler, ÅŸeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerinin Türkiye’de yönetim ve demokrasinin temel deÄŸerleri olmasını saÄŸlayacaktır. Bu, 15 Temmuz darbe giriÅŸimi gibi suçlarının bir daha asla iÅŸlenmemesi için devlet ve orduda güven aşılamanın yoludur.” ifadelerini kullandı.
Etiketa: almanya, feto, ibrahim kalın, Türkiye